Kepler’in keşfettiği gök cismi 10 yıl sonra gezegen olarak onaylandı
Kepler Uzay Teleskopu tarafından keşfedilen ilk gezegen adayı olmasına rağmen boyutlarından dolayı onay alamayan Kepler-1658b, keşfinden 10 yıl sonra gezegen olarak onaylandı.
Amerikan Havacılık ve Uzay Ajansının (NASA), dış gezegenleri keşfetmesi amacıyla 10 yıl önce uzaya gönderdiği Kepler Uzay Teleskopu, Kepler-1658b adlı bir gök cismi keşfetti. Ancak gök cisminin boyutlarının yanlış hesaplanması sonucu, gezegen olarak onay alamadı.
Hawaii Üniversitesinde yüksek lisans öğrencisi Ashley Chontos, araştırma projesinde Kepler’in keşfettiği yıldızları yeniden analiz etmeye odaklandı.
Chontos, “Kepler verilerinde yıldızı incelemek için yıldız ses dalgalarını kullanan yeni analizimiz, yıldızın aslında önceden düşünülenden üç kat daha büyük olduğunu gösterdi. Bu da, gezegenin üç kat daha büyük olduğu anlamına geliyor; Kepler-1658b aslında sıcak bir Jüpiter. ”dedi. Chontos ve uluslararası bir astronom ekibi, Astronomical Journal’da yayımlanan bir makalede 1658b’nin aslında bir gezegen olduğunu onayladı.
Makalede yer alan bilgilere göre Kepler-1658 b, Güneş’ten yüzde 50 daha büyük bir kütleye sahip ve Dünya’nın 3 katı büyüklüğünde.
Kepler, yıldızlar ve tarihçesi
NASA’ya ait olan bir uzay teleskobu olan Kepler ismini Alman gökbilimci Johannes Kepler’den almıştır.
Dünya gibi olan karasal gezegenleri ışıkölçer yardımı araştıran ve algılayan ve bu amaç için dizayn edilmiş bir uzay teleskobudur. Kepler’in amacı radarına yakalanan gezegenlerin yapısını incelemektir. Aynı zamanda bu gezegenlerin yörüngesinde olduğu güneşin özellikleri de inceler. Bulunan gezegenlerin büyüklükleri, şekilleri hatta biyolojik verileri elde edilebiliyor.
Kepler yaşanabilir 100 gezegen bulmuştu. Yakın zamanda yakıtı bitecek olan Kepler’in devre dışı kalması tahmin ediliyor.Kepler ömrünü tamamladıktan sonra görevini TESS’e (Transiting Exoplanet Survey Satellite) devredecek. Kepler görevi NASA’nın Keşif Programı çerçevesinde düşük bütçeli ama odaklanmış bilimsel bir görevidir. Sistem tasarımı, görev etkinliği ve bilimsel veri çözümlemeleri NASA’nın Ames Araştırma Merkezi başkanlığı ve ev sahipliğinde, görev aşaması Jet Propulsion Laboratory uçuş sistemi ise Ball Uzay ve Teknolojileri Şirketi denetiminde hazırlanmıştır.
Kepler Uzay aracı UTC[6] ile 7 Mart 03:49 tarihinde Florida’daki Cape Canaveral Uzay Üssü’nden gönderildi. Keplerin ana bilimsel amacı gezegen sistemlerinin yapısı ve çeşitliliklerini incelemek. Bunu yapması, birçok yıldızı aşağıdaki teknikleri kullanarak gözlemesiyle olacak:
Güneşe benzerliği belirlenmiş yıldız tiplerinin etrafındaki yaşanabilir bölgelerde kaç tane karasal ve daha büyük gezegen bulunduğunu saptamak. Bu gezegenlerin büyüklüğü, şekilleri ve yörünge değerlerini belirlemek. Çoklu yıldız sistemlerinde kaç tane gezegen bulunabileceğini araştırmak.
Yıldızlar etrafında kısa dolanımlı yörüngelere sahip dev gezegenlerin dolanım süresi, parlaklık, büyüklük, kütle ve yoğunluklarını saptamak.Değişik tekniklerle, gezegen sistemlerinin etrafındaki olası ek üyeleri tanımlamak.Gezegenlere ev sahipliği yapan yıldızların özelliklerini belirlemek.
Yüzden fazla gezegen ve yıldız keşfetti
Teleskop aynı zamanda, uzayın ‘yaşama elverişli koşullara sahip bölgeleri’ olarak bilinen alanda dokuz küçük gezegen de tespit etmişti. Bu alanlardaki koşulların, sıvı suyun varlığına ve yaşamaya elverişli olabileceğine inanılıyor.
Yeni bulgular, Kepler tarafından keşfedilen 1284 yeni gezegenin bulunduğu katalogda yer alıyor.
NASA, bu keşiflerin Güneş sistemi dışındaki yeni gezegenlere ilişkin en büyük gelişme olduğunu söyledi.
Kepler’in istatistiksel analizleri, gök bilimcilere Dünya’ya benzer gezegenlerin nasıl olabileceğine dair veriler sunuyor.
Kepler teleskobunun göreviyle ilgili çalışan Nasa’nın California’daki Ames Araştırma Merkezi’nde görevli bilim insanı Dr Natalie Batalhya, hesapların Samanyolu’nda 10 milyardan fazla yaşamaya elverişli gezegen olabileceğini söyledi.
Dr Batalha, “Yıldızların yaklaşık %24’ü, Dünya’nın boyutlarından ortalama 1.6 kat daha küçük olan yaşama elverişli gezegen barındırıyor. Bu bizim hoşumuza giden bir rakam çünkü bu boyutların altındaki gezegenlerin kayalıklardan oluştuğunu tahmin ediyoruz” dedi.
Dr Batalha, “Eğer yaşanabilir en yakın gezegen neresi olabilir diye soruyorsanız, bu yaklaşık 11 ışık yılı uzaklıkta, aslında çok yakın bir mesafe” diye ekledi.
James Webb Uzay Teleskobu gibi diğer gözlemciler de Güneş sistemi dışındaki gezegenlerin atmosferinden geçen yıldız ışıklarını inceliyor. Bu da olası biyolojik verileri sağlıyor.